Ölene “Öldü” Demek Yasak mı?

Akciğer kanseri olan Cemcan’ın durumu çok kötüydü. Güler yüzlü, kötü arkadaşlarıyla arası iyi, arada alkol kullanan, bazen cuma namazına giden ve bayram namazlarını hiç kaçırmayan, ramazan ayı sıcaklara geldiği için oruç tutmayan, insanlar kızar, küser ya da ona ” dinci mi oldun Cemcan?” diye dalga geçeceklerini düşündüğünden dolayı iyiliği emretmeyip kötülükten alıkoymayan, orta yaşlı bir insandı. Birkaç hafta sonra hastanede yatarken 45 saniye civarı nefes alamadı ve sonra normal olarak öldü… Gördüğümüz kadarıyla bizim buralara göre iyi biri olmadığını gördüğümüz Cemcan’ın ölümü, yaşamında olduğu gibi geride kalan dostları ve yakınları için faydasız bir ölümdü.Ölmeden bir kaç saat O’nu en son gören bakıcısıydı. Biri kız biri erkek olan iki çocuğu ve sevgili eşi O’nun son anlarını görememişlerdi. Bunun nedeni, doktorlara göre ölme ihtimali, yaşama ihtimalinin önüne geçtiğinde hastanın hastanede durması gerektiğiydi. Çocuklar, evdekiler, komşular ve diğerleri ölümü görememişler, ölümle tanışamamışlar, yakınlarının öldüğüne şahit olamamışlardı. Bana “nerede ölmek istersin?” diye sorsalar, “evimde” diye cevap verirdim. Çünkü evimde ölmemin geride kalanlarım için ibretlik bir sahne olacağını, ölümümün daha faydalı ve daha anlamlı bir ölüm olacağını düşünüyorum. Tabi bu sadece bir düşünce ve temenni, nerede nasıl öleceğimizi sadece Allah bilir. Cemcan’ın ölümü ve sonrası düşünenlere bazı gerçekleri haykırıyordu. Geride kalanların Cemcan’ın ÖLÜM’ü hakkında söyledikleri şunlardı; “Cemcan hayatını kaybetti” dedi eşi. Annesi “Cemcan hayata veda etti” dedi. Oğlu “babam vefat etti” derken, kızı “babam bulutların üstüne göç etti” dedi, arkadaşı “rahmetli oldu”, hoca “Cemcan rabbine kavuştu”, edebiyat öğretmeni “Cemcan refiki alaya çıktı”, şarkıcı dostu “Cemcan terki diyar eyledi” , kıskanç komşusu “Cemcan geberdi”, alacaklısı “Cemcan cehennemi boyladı”, arada bir alkol içtikleri arkadaşı “Cemcan eşşek cennetine gitti hahaha” diye güldükten sonra hüzünlendi , “Cemcan nalları dikti” ve “Cemcan gözlerini yumdu” diyenlerde oldu. Arkasından yapılan dualara detaylı şekilde girmemekte fayda var. Çünkü çok saçma cümleler, temenniler, dua ettiklerini düşünürken beddua edenleri siz değerli dostlarımla paylaşmak istemiyorum. “Işıklar içerisinde yat” deyip kapatalım.İnsanlar dua etmeyi neden bilmiyorlar? İçinden geldiği gibi dua etmeye çalışsa da içinde iyi şeyler kalmamışsa o durmasın dua etsin… Hem ne diyebilir ki cahil kişi? Temiz’den, Gerçek’ten, Öğüt’ten, Zikir’den, öğüt almayan, Allah’ın sözlerinden habersiz olanın sözleri, duaları nasıl doğru ve güzel olabilir ki? Şimdi nereden nereye diyeceksiniz belki…. 

Öleceğini bilen tek varlık olmamıza, ne için yaşadığımızı bilip, ölümün ne zaman geleceğini bilememize rağmen, ölümsüz gibi yaşayıp, sorumluluklarımızdan kaçmak hiç akıllıca değil. Hem biliyoruz, hem de akıl verilmeyen canlılar gibi yaşamaya devam ediyoruz. Bu zır cahillik! Bizi akılla yaratan büyüten, konuşmasını, yürümesini, yemesini, içmesini, yaşamasını hatta dua etmesini dahi öğreten Allah’ı tanımaktan Cemcan’ı, seni, beni alıkoyan nedir?
-ADNAN UZUN